TÜRKİYE’DE HELAL JELATİN ÜRETMEK

TÜRKİYE’DE HELAL JELATİN ÜRETMEK

İki gün önce, Helal gönüllüsü kardeşlerimden gelen mailler beni heyecanlandırdı. Haberlere göre biri Bursa’da, diğeri Kayseri’de Helal jelatin üretecek fabrika kuruluşundan bahsediliyor. Böyle bir haberi 2008’de Helal’le ilgili Bangok’ta katıldığım uluslararası bir toplantı dönüşünde, bizim de yardımcı olduğumuz, bir müteşebbisin telefonu ile öğrenmiş ve çok heyecanlanmıştım.

Bizi sürekli izleyen kardeşlerimiz muhakkak hatırlayacaklar, 26.11.2008 günü HELAL GIDA konferansı için gittiğimiz Bangok dönüş yolunda aldığımız bu müjdeli haberi sizlerle paylaşmak için o haberi hemen sizlere “ve nihayet Türkiye’de jelatin başlığı ile duyurmuştum.” O haberimizde geçen görüşme şöyle aktarılmıştı:

“S.A. Hocam, bu tarihi ve saati not edin. Hocam saat 12:40 itibarıyla Türkiye’de ilk parti olarak jelatin imalatına başladık. Allah’u Teala tamamına erdirmeyi nasip etsin dualarınızı eksik etmeyin, hepimiz için Rabbim hayırlısını nasip etsin. Saygılar. Serhat Uğur BAŞYİĞİT”

Havaalanında bu haber için gönderdiğimiz cevap mesajı ise şöyle idi,

“v.a.s. Muhterem Kardeşim, Tayland’da yapılan dünya helal sertifika kurumlarının yıllık toplantısından dönüşümde Singapur hava alanında mesajını okudum. İki sevinçli olay için Rabbime dua ettim. 40 ülkeden gelen kırk kuruma yakında Turkiye’de Helal jelatin üretileceği haberini vermiştim Hepsi de çok sevinmişti. Bu haberin beni çok mutlu etti. Rabbim tamamına erdirsin ve saptırmasın inşaallah. HKB”

Bu mutlu haberin devamını Anadolu Ajansı Bütün Türkiye’ye ve bütün dünyaya duyurmuştu. Medyada büyük ölçüde yer alan haberi aynen yayınlıyoruz. GİMDES’in öncülüğünde gerçekleşme yolunda hızla ilerleyen bu proje ile gururluyuz ve sevinçliyiz.

“Yumuşak şekerleme ve pasta gibi gıdalarda kullanılan ve Avrupa’da yüzde 70’den fazlası domuz derisinden üretilen jelatin, yerli girişimciye fabrika kurdurttu. Kimya mühendisi ağabeyi ile birlikte Uşak’ta 5 yıl önce sığır derisinden ‘Helal jelatin’ üretimi projesine başlayan deri mühendisi olan Serhat Uğur Başyiğit, bir yatırımcı ortakla birlikte ‘Helal jelatin’ fabrikası kurarak ‘Türkjel’ markasıyla üretim yapmaya hazırlanıyor.

Fabrikanın hem Türkiye’nin yıllık dışarıya ödediği yaklaşık 24 milyon dolarlık jelatin ihtiyacını karşılaması hem de kısa dönemde 50 milyon dolar bir ihracat girdisi sağlaması hedefleniyor.”

Bütün bu sevinçli ve heyecan verici haber ne yazık ki fos çıktı, sevincimiz kursağımızda kaldı. Fabrika kuruldu. GİMDES’ten Helal Tayyib sertifikası almak için müracaat edildi. Haftalarca GİMDES ekibi çalışmalar yaptı. Ne yazık ki hammaddelerde % 100 helal izlenebilirlilik sağlanamadı. GİMDES de istenen sertifikayı veremedi. Bu işi sıfırdan alıp üretim noktasına kadar getiren idealist teknik ekip dışlandı. Yatırımcı bu şartlardaki üretimi helal jelatin etiketi ile satmaya devam etti.

Esasında jelatin üretmek atla deve değildi. Bunu bir yazımda detayları ile yazmıştım. Bu üretimde en önemli nokta hammaddenin helallik şartlarının izlebilirliği, sürekliliği ve güvenirliliği garanti edilebilmeli. Bunun için üreticinin bu ürünün Müslümanın olmazsa olmaz onun imani bir meselesi olduğunu aklından bir an bile çıkartmayacak güvenirliliğe sahip olmalıdır.

Jelatin üretmek atla deve değil dedim, diğer yerden çocuk oyuncağı da değildir. Nasıl şuurlu bir Müslüman evine götüreceği ette mutlaka eti helal kılınmış bir hayvandan ve bir Müslüman kasabın helal usulle kesilmiş şartını aramak zorunda ise jelatinde de aynı şartları sorgulamak zorundadır.

Yılda 3000 ton jelatin üreten bir fabrikaya gelen hammaddeler, en az 30 katı bir miktara kadar çıkabilir. Yani 90 000 ton kemik ve deri parçaları demektir. Kaç adet hayvandan temin edileceğini hesaplayacak olursak. 90 000 ton 90 000 000 kg dır. Her bir sığırdan jelatin üretimine gidebilecek malzeme maliyetten dolayı 20 kg’ı geçmez. Bu hesapla bir yılda en az 4 500 000 adet sığırın helal kesiminin gerçekleştirilmesi zorunludur. Bu fabrikaların ürettiği jelatinin helal olabilmesi için en az 4 500 000 sığırla birlikte üretim sahalarına getirtilen diğer ham maddelerinin bir dna’sına kadar helalliğini, helal kesim olduğunu ispat edebilmeleri şarttır. Kaldı ki ham maddeler sadece kesimhanelerden toplanmıyor. Deri işleme tesislerinden, marketlerden, kasaplardan, lokantalardan, cateringlerden, hatta çöplerden toplanabiliyor.

Bütün toplama yerlerinin izlenebilirliğinin sürdürülebilirliğinin sıkı bir şekilde sağlanması bu işin olmazsa olmazıdır. Böyle bir üretimin bu kadar riskli ve veballi olduğu halde sırf buradan para kazanmak için bu işe üstünkörü soyunmak pek akıllı işi olmaz. Ben yaptım oldu mantığı ile bu işler yürütülemez. Eninde sonunda büyük bir vebalin cezasını yer. Bilgimize dayalı olarak, bugün için dünyada helal ve Tayyib jelatin üreten bir tesis yok diyoruz. Aksi iddiada bulunan bir tesis sahibi varsa, ham madde ve üretim prosesini GİMDES’in denetimine açsın. Boş yere ben helal jelatin üretiyorum diye Müslümanı aldatmasın. Bu teşebbüsleri, helal gönüllülerinin adına yakından takip edeceğiz inşallah.

http://www.gidaraporu.com/ve-nihayet-turkiyede-jelatin_g.htm
http://www.gidaraporu.com/helal-gelatin-yatirimi_g.htm
http://www.gidaraporu.com/helal-gelatine-atla-deve-degil_g.htm
http://gidatarim.com/gida/helal-jelatin-uretimi-icin-yatirimci-araniyor/128012.html